PVC

PVC Nedir ? 

PVC, yaygın deyimi ile "vinil" , (Poli Vinil Clorur) kelimesinin kısaltılmış şeklidir ve petrol (veya doğalgaz) ile tuz'dan petrokimya tesislerinde üretilen, formülü -(CH2-CH2) olan bir polimer türüdür. Bu polimer, çeşitli katkı maddeleri ile harmanlandıktan sonra yüksek sıcaklıklarda şekillendirilerek plastik haline getirilir ve kullanılır. PVC, polimer zincirinde klor atomu taşıyan ender termoplastiklerdendir. Klor içermesi nedeni ile PVC'nin alev alma sıcaklığı yüksektir, alev tutuştuğunda kendiliğinden hemen söner. PVC çok yüksek sıcaklarda termal olarak kolaylıkla bozulur ve korrozif bir gaz olan hidroklorik asit çıkarır. PVC, diğer polimerlere kıyasla daha fazla miktarda ve çeşitte katkı maddesi ile karıştırılabilir. Bu nedenle de, PVC plastik malzemenin maliyeti nispeten düşüktür; genel ve çok amaçlı kullanım sağlar. PVC, Polietilen'i takiben en çok kullanılan bir polimer türüdür.

Pvc Özellikleri Nelerdir ?

• Hava koşullarına karşı mükemmel dayanıklılık
Havanın PVC-U inşaat malzemeleri üzerinde bir etkisi yoktur. Çürüme, paslanma, vs hiç oluşmaz. Kıyısal alanlar (tuz, fırtına, güneş...) gibi özel koşullarda, PVC-U daha kullanışlıdır.
• Kendinden-sönme özelliği
PVC-U aleve maruz kalırsa yanar, fakat ürünün kendisi yanmaz: harici alev kaynağı uzaklaştırıldığında hemen söner.
• Kimyasal ürünlere karşı dayanıklılık
PVC-U’ nun dirençli olduğu kimyasal ürünler listesi gerçekten uzundur ve istek üzerine temin edilebilir.
• Küf direnci özellikleri
PVC-U üzerinde bakteriyolojik gelişim oluşmaz bu nedenle hastaneler, gıda endüstrisi gibi hijyenin daha çok önemsendiği yerlerde mükemmel bir çözümdür.
• Kolay temizlenir az bakım gerektirir
Kapalı, düzgün yüzey, PVC-U’ nun suda çözünmüş hafif bir ev deterjanıyla mükemmel biçimde kolayca temizlenmesi anlamına gelir. Bu aynı zamanda ürünün kire karşı gerçekten dayanıklı olması demektir, zira kirle doldurulabilecek gözenekler mevcut değildir. 
• Isıl izolatör
PVC-U, ahşap gibi iyi bir yalıtkandır. 0,17 ısı iletkenlik katsayısı, 0.23 W/mC° değerine sahip olan ahşaba kıyasla, daha düşüktür. Aluminyumun eşdeğer katsayısı yaklaşık olarak 210 W/mC°. ‘dir.
• Akustik yalıtkan
PVC-U pencere sistemi ve kullanılan yalıtıcılar, ses kaynağı odadan korunacak şekilde geliştirilmiştir.
• Kolayca işlenebilir.
Pratik olarak, herhangibir otomatik veya manuel işleme yöntemi mümkündür.
• Kaynaklanabilir.
Kaynaklanma kabiliyeti, bu malzemenin, pencere imalatçılarına, malzemelerle uğraşmaya gerek kalmadan, yüksek verimli otomatik üretim sistemleri kurma imkanı verdiği anlamına gelmektedir. Bütün pencere sadece birkaç dakika içinde tamamen kaynaklanabilir. Kaynağın erime sıcaklığı yaklaşık 260°C’ dir. Kaynaklanmış ek yerleri lokal olarak bu sıcaklığa yükseltilir.
• Yapıştırılabilir.
Ek plastik parçalar PVC-U’ ya kolayca yapıştırılabilir. 
• Paranıza değer kazandırır
Yüksek fiyata direnmemek, PVC-U ham maddesini artırır, nihai ürünün fiyatı, sağladığı bir çok üstünlüğe bakıldığında, çok rekabetçi kalır. PVC-U kendi uygulamalarında, diğer malzemelerden gittikçe daha fazla pazar payı almaktadır.


Pvc Çevre Dostumudur ?

PVC, ilk kez 1920'li yıllarda sentezlenmiş ancak 1930'lu yıllardan sonra kullanılmaya başlanmış ve kullanımı özellikle II. Dünya Savaşı yıllarında artmış; son 20-30 yıllık süreçte ise en yaygın kullanılan polimer türlerinden biri olmuştur. PVC, inşaat sektöründen (pencere profili, kapı, panjur, sulama ve pis su boruları, duvar-yer ve çatı kaplama malzemesi olarak) ambalaj-paketleme sanayiine (bi-oriente ince shrink film, kapak içi mantarı, şişe ve torba yapımında), tıptaki çeşitli uygulamalardan (kan torbası, serum tüpü, ameliyat eldiveni ve kalp kateter'i olarak) elektrik-elektronik malzeme yapımına (yüksek volt izolatorü, optik fiber kılıf zarfı olarak), otomotiv alanındaki kullanımlarından (cam fitili/silecek sistemi, döşeme, paspas olarak), çeşit1i diğer tüketim eşyasının üretimine (oyuncak, çeşitli sportif malzeme, muşamba, suni deri ve ayakkabı) kadar, kısaca hayatımızın hemen her alanında yaygın olarak kullanılmaktadır.



Pvc Kanser Yapar mı?

Bu konuda 1- VC monomeri ve 2- kullanılan katkı maddeleri olarak iki farklı konuda bilgi aktarımı gerekmektedir.
1- VC Monomeri: PVC, petrol ve tuz'dan ilk aşamada üretilen Vinil Klorür (kısaca VC) monomerinin tam polimerleştirilmesi ile elde edilir. Yaklaşık 20 senedir, belli doz'un üzerinde doğrudan VC alımının karaciğerler'de" odaklanan özel bir kanser türüne yol açtığı bilinmektedir. Bu nedenle de, VC üretilen fabrikalarda gaz ortamında 2 ppm (milyonda iki kısım)' dan fazla VC bulunmasına izin verilmez. Bu miktar, son yıllarda, emniyet olarak 1 ppm değerine indirilmiştir. Yine de eklemek gerekir ki, günümüzün gelişen teknolojileri sonucu tüm dünyadaki mevcut PVC fabrikaları, kontrollü kapalı sistemlerde çalışır, gelişmiş ölçüm sistemleri ile devamlı izlenir ve VC ile dış ortamın hiç bir şekilde teması veya sızma olması, söz konusu değildir. Nitekim, Dünya Saglık Örgütünün raporlarına göre, 1978 yılından itibaren hiçbir ülkede VC'ye bağlı herhangi bir sağlık sorununa rastlanmamıştır. Ancak, bir hususa da dikkat çekmek gerekir: eğer VC'den PVC üretilirken polimerleşme dikkatli yapılmaz ise, bir miktar VC; üretilen polimer PVC'nin içinde kalabilir. Haklı olarak kamu oyunda tedirginlik yaratan hususların başında PVC içinde kalabilen VC gelmektedir. Ancak günümüzde, itina ile uygulanan polimerleşme sonrasında elde edilen ürün olan PVC'ye yine de buhar-vakum uygulanmakta ve olabilecek tüm riskler giderilmektedir. Bu proseslerden geçmiş olan PVC, VC açısından herhangi bir sağlık sorunu yaratmayacaktır. Günümüz profil üreticilerinin yine de kullandıkları PVC'nin içindeki VC miktarlarını düzenli olarak izlemeleri gerekmektedir.
2- Katkı Maddeleri: PVC'nin, örneğin profil olarak işlenmesi öncesi, dayanıklılığı arttırmak amacı ile "darbe arttırıcı, impact modifier", ısı ve ışık dayanımını yükseltmek amacı ile bazı (genellikle Baryum, Kadmiyum, Kalay ve Kurşun esaslı olan bazı ağır metal tuzları) "stabilizörler ve pigmentler" (genellikle Titanyum esaslı); ayrıca "çeşitli dolgu maddeleri" (örneğin, stearik asitle kaplanmış kalsiyum karbonat) ile işleme akmayı kolaylaştıran katkılar ve kaydırıcılar kullanılır. PVC profil yüzeyine herhangi bir özel işlem uygulanmaz; ancak özel yüzey renkleri (örneğin ahşap rengi) elde edilmek istendiğinde bazı akrilik tabakalar yüzeye özel bir işlemle eklenir. Bilindiği gibi, kurşun türünden ağır metaller ve tuzları, vücutta biriktirdikleri sürece tehlikelidir. Belirtilen katkı maddelerinden özellikle zehirli olarak dikkati çeken kurşunlu bileşiklerle ilgili olarak, bunların 1970'1i yıllardan beri profil imalinde kullanıldığı ve günümüze kadar herhangi bir etkilemenin rapor edilmediği bilinmektedir. Tersine, kurşun bileşiklerinden belli oranlara kadar katılarak üretilmiş PVC boruların, içme suyu şebekelerinde dahi kullanımına izin verilmektedir. Kanserojen etkisi bilinen Kadmiyum katkılı PVC'lerin, özellikle PVC uygulamaları konusunda aşırı hassas olan AT ülkelerinde, pencere profili olarak kullanıldığı bilinmektedir. Amerikan ilaç Birliği (FDA) tarafından toksit olmadıkları ve profillerin dış etkilere olan dayanımını arttırdığı bilinen kalaylı ve çinko'lu katkılar da önerilmektedir. Kısaca, PVC'de kullanılan tüm bu katkıların, kullanılan sınırları için, insan sağlığına herhangi bir etkisi bulunmamaktadır.



Pvc Koku Yapar mı?


Kullanılan PVC katı haldedir ve oda sıcaklığında herhangi bir gaz çıkışının olması beklenmez. Bununla birlikte, PVC pencere profillerinin takıldığı yerlerde, bir kokunun varlığından bahsedilir ve tedirgin olunur. Her yeni malzemede olduğu gibi, PVC profillerde de imalat ve nakil v.b. nedenlerle üzerine sinmiş olan koku olabilir, ancak bu kısa sürede yok olur. PVC profilleri, yapılan test sonuçlarının da gösterdiği gibi, hava ve su sızdırmazlığı açısından mükemmel" dir; dolayısıyla odanın içinde sonradan oluştuğu söylenen her tür koku, bu üstün 'sızdırmazlık" nedeni ile, ahşap malzemede olduğu gibi, dışarıya sızamaz ve bu nedenle zamanla yoğunlaşarak artabilir. PVC profil taşıyan pencerelerin, zaman zaman açılarak odanın havalandırılması, şüphesiz sağlıklı olacaktır.



Pvc Bakımı ve Temizliği Nasıl Yapılır ?

• Temizlerken kullanılan deterjanların aşırı partiküllü olmamasına dikkat edilmeli, sıvı veya krem olanlar tercih edilmelidir. Metal donanımlı su veya sabunla temasından kaçınılmalıdır.
• PVC sistemleri çözücü veya ağartıcılarla temizlenmemelidir.
• PVC pencerelerinin yoğun yağışlı hava şartlarında dahi su tahliyesini güvenle sağlayan su kanalları zaman zaman temizlenirse daha iyi sonuç verir.
• İspanyoletlerin rahat işlemesi açısından yılda bir kez yağlanmalıdır. Böylelikle erken aşınmada önlenmiş olur. Bu iş için gres yağı idealdir. Donanımların zarar görmemesi için tüm ayarların yetkili bayilerimizce yapılması gerekir.
• Nem havadaki su buharıdır ve hava sıcaklığına bağlı olarak değişiklik gösterir. Nem cam benzeri soğuk yüzeylerle karşılaştığında su halini alır ve terleme oluşur. Ahşap doğramaların mevcut kasa-kanat aralıkları terlemeyi engeller. PVC sistemlerindeyse contalar sayesinde terlemenin hava akımıyla yok olması söz konusu değildir. Bu yüzden uygun zamanlarda kanatların açılarak PVC li mekanların havalandırılması gerekmektedir.
• Yapı elemanları yüzeyindeki terlemeyi önlemek için; 1. İçerdeki ısı 20-22ºC dolaylarında olmalıdır. 2. Yapının banyo-WC gibi yoğun su kullanılan bölümleri Pencere ile havalandırılmalıdır. 3. Yemek pişirilirken açığa çıkan su buharı ocak üstü aspiratörlerle giderilmelidir. 4. Günde en az 4-5 defa havalandırılmalıdır.


Tebeşir Tozunu PVC Diye Satıyorlar !
Ahşap, alimünyum ve demir doğramaları tahtından indiren PVC pencerelerin üretiminde akıl almaz sahtekarlık. Uyanık firmalar maliyeti ucuz diye tebeşirden PVC imal ediyor.
Plastik Profil Üreticileri Kalite Birliği Derneği (PÜKAD) Başkanı Dr. O. Muzaffer Tamer, Türkiye' deki her 3 firmadan ikisinin standartlara uygun plastik pencere (PVC) profili üretmediğini iddia etti.
Termodinamik Pencere Yönetim Kurulu Başkanı Güran'ın verdiği bilgiye göre profillerde en büyük sahtekarlık titanyum dioksit yerine tebeşir tozu kullanılarak yapılıyor. Ucuzluğu nedeniyle tebeşir tozu karışımıyla yapılan profiller, güneşte solarak kendini belli ediyor. Petkim ise Çin'den ithal edilen plastik profillerin içinde bilinmeyen maddeler olduğunu belirterek, bunların laboratuvarlarda araştırılması için bakanlıklara yazı gönderdi.
Piyasada 60 civarında profil üreticisi bulunduğunu; ancak 20 civarında firmanın pencere imalatına uygun profil üretebildiğini anlatan PÜKAD Başkanı Muzaffer Tamer, "Türkiye'de tüketicinin ilgilendiği şey fiyattır. Kaliteli pencere ve kaliteli profilin nasıl olması lazım geldiği bilinmez. Bu da kurallara uygun üretim yapan firmayla sahtekarlık yapan firmanın haksız rekabetini gündeme getiriyor." dedi.
Muzaffer Tamer'in verdiği bilgiye göre sektör son üç yılda hızlı bir gelişme gösterdi. Ancak kapasite artırımı adına yaşanan bu gelişmenin kaliteye yansımadığı belirtiliyor. 2002'de 120 bin ton olan üretim 2003'te 190 bin ton, 2004'te 240 bin ton, 2005'te 280 bin tona yükseldi. 2005 yılında üretilen profilin yüzde 25 civaryndaki bir bölümü ihraç edildi. Aynı yıl yüzde 10 kadar da ithalat gerçekleştirildi. Plastik pencerede lider olan Almanya bile 2004 yılına kadar birinci sırada bulunduğu yerini Türkiye'ye bıraktı.
Plastik profil, ileri teknoloji dolayısıyla büyük yatırım isteyen bir sanayi kolu. İki ekstruder, beş kalıpla plastik profil üretimi yapılamayacağını belirten Başkan Muzaffer Tamer, bir pencere sisteminin en az 20 profilden oluştuğunu ve metre ağırlıkları birbirinden farklı olduğu için en az 8-10 ekstrudere ihtiyaç duyulduğunu anlattı. PVC'nin tek başına hiç bir işe yaramayan bir malzeme olduğunu savunan Tamer, bu maddenin ancak belli katkı maddeleri ile pencere profili üretiminde kullanılacak hale geldiğini vurguluyor. Tamer'e göre karıştırıcıdan çıkan bu malzemenin adının da PVC değil, 'drayblent olduğunu bunun, üreticinin kattığı maddelere göre farklılıklar gösterdiğini anlatıyor. Örneğin 100 kg PVC'ye 5 kg stabilizatör, 5 kg titan, 8 kg tebeşir tozu, 7 kg C.P.E. (kuvvetlendirici) katılır. Burada 8 kg tebeşir yerine 18 kg tebeşir koyarsanız bu formül asla pencere üretimine uygun olmaz, zira gevrek ve kırılgan olur.
Tamer'in altını çizdiği tebeşir konusundaki hassasiyete uyulmadığı ise Plastik Pencere Üreticileri Kalite Birliği (PÜKAB) Yönetim Kurulu üyesi Murat Şahin Aslan'ın sözleriyle ortaya çıkıyor. Aslan, "PÜKAB pek bilinen bir dernek olmamasına rağmen her ay 20 civarında şikayet alıyor. Birçok kimse mağdur oluyor. Tüketici, kalite yerine fiyat endeksli satın alma politikası uyguluyor. Bu yüzden çok kişi mağdur oluyor. Montajdan kaynaklanan su alma problemi, iyi kapanmaması, rüzgar alması, sararması, sağlıklı çalışmaması, yaşlı bir bayan varsa açıp kapatamaması bu şikayetlerden sadece birkaçı." şeklinde konuştu. Termodinamik Pencere Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Güran da özellikle küçük firmaların profillerin kimyasallarıyla oynaması yüzünden yurtdışına ihracat yapılamaz duruma gelindiğini belirtti.
İthal edilen Çin menşeli profillerin ise içeriği konusunda şüpheler bulunuyor. Türkiye'nin tek yerli PVC üreticisi olan Petkim, ithal pvc profillerin içeriği konusunda basın açıklaması yaparak yetkilileri göreve çağırdı. İlgili bakanlıklara yazı da gönderen Petkim, özellikle Çin'den gelen profillerin içinde bilinmeyen maddeler bulunduğunu, bunların laboratuvar testleriyle tespit edilmesini talep etti.
Avrupa Birliği ülkeleri, AB direktifleri doğrultusunda içinde belli bir miktardan fazla VCM içeren PVC'lerin ithalini yasakladı. AB ülkeleri, VCM miktarları ve diğer safsızlıklar açısından test edildikten sonra profil ithalatı gerçekleştiriyor. Bu yüzden asetilene dayalı Çin pvc'sini ucuz fiyatına rağmen AB ülkeleri tercih etmiyor. Ancak Türkiye'de de PVC profil ve pencerenin standardı yok. Kontrol mekanizmasının iyi işletilmemesi Türkiye için de ciddi bir sıkıntı oluşturuyor.
PÜKAB Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yücel Oğuztürk, pencere üreticileri kalite birliği olarak kalitesini uygun bulmadıkları firmaları üye kabul etmediklerini ifade etti. Özellikle plastik pencere sektöründe kalitesiz üretime ve haksız rekabete son vermeyi amaçlayarak 2002 yılında kurulan PÜKAB'ın çalışmalarına büyük bir hızla devam ettiğini belirten Oğuztürk, 11 bin üretici bayisi olan PVC ve alüminyum sektörünün vergi kaybının büyük rakamlara ulaştığını, bunu önlemek için çalıştıklarını ifade etti.

PVC Ve Sağlık ?

PVC’nin insan sağlığına zararlı etkilerinin olduğu söylemi, iddiadan öteye geçememiştir. Bu konuda hiçbir bilimsel kaynak yoktur. Yumuşatıcı katılmamış Poli Vinil Klorür (Sert PVC) ve katkılarından ekstrüzyon metodu ile elde edilen profiller ve bu profillerden mamul sistemlerin çevre ve insan sağlığına zararlı etkilerinin olması söz konusu değildir. Üretimiz gerçekleştirildiği ekstrüzyon ünitelerinde toz halindeki hammaddeler plastiviye edilerek içerisindeki aktif maddelerin inaktif duruma geçmeleri ve kimyasal reaksiyonlarını tamamlamaları sağlanmaktadır. Üretimden sonra belirli kimyasal maddelere ve aşırı ateşe maruz bırakılmadıkları sürece bir kimyasal reaksiyon göstermezler. Geri dönüşüm özelliği de çevreye atık bırakma tehlikesini ortadan kaldırmaktadır. Profil yüzeyinde herhangi bir kimyasal madde ya da gaz bulunmadığı için temas halindeki kişiye toksit veya kanserojen etki yapması mümkün değildir. Kaldı ki, günlük hayatta kullandığımız PVC ve katkılarından mamul; televizyon, müzik setleri, bilgisayar, uzaktan kumanda aletleri, cep telefonları, gözlük çerçeveleri, tıbbi cihazlar, pratik yemek kaplan gibi ürünler yanında, PVC sistemleri insan hayatındaki yeri ve insan ile teması daha az yer tutmaktadır.

Yorumlar

  1. Bilgilendirme için teşekkürler, Rehau Türkiye bayisi olarak çalışmalarınızda başarılar dileriz.
    Bilgilendirme için teşekkürler, Rehau Pvc bayisi olarak çalışmalarınızda başarılar dileriz.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar